Dijital pazarlama yatırımlarınızı artırmayı planlıyorsanız ve işinizi dijitalleştirmede yol olmak istiyorsanız 3 kritik eşiğin sizin için önem taşıdığını bilmeniz gerekiyor. Bunlar sırasıyla, organizasyonel planlama, insan kaynağı yatırımı, operasyonel derinleşme…

Üçü de birbirine bağlı birbirini tamamlayan bu süreçleri aşmadan markanızı yeni ekonominin parçası haline getirmeniz ve yeni rekabet koşulları içerisinde şirketinizi geleceğe taşımanız açıkçası her geçen gün zorlaşacak.

Gelin şimdi bu üç aşamayı birlikte analiz edelim…

dijital-donusumBİRİNCİSİ, “ORGANİZASYONEL PLANLAMA”… Eğer dijital pazarlamayı keşfettiyseniz ve marka olarak dijital patlamanın muazzam imkanlarından yararlanmayı vizyon olarak önünüze koyduysanız işlerin kendiliğinden ve rastgele ilerleyemeyeceğini de bilmeniz gerekir. Bir planlama yapmanız, neyi nasıl yapacağınızı öngörmeniz, şirket bünyenizde organizasyonunuzu dijital pazarlama süreçlerini organize edecek bir planlama ile eyleme hazır hale getirmeniz kaçınılmaz. Bu planlama içerisinde kuşkusuz dijital süreçleri yeterli düzeyde “idrak” etmiş olmanız, bu konuda işinizi (ürün ve hizmetlerinizi) dijital süreçlerin parçası haline nasıl getirebileceğinizi ayrıntılı olarak analiz etmeniz gerekecektir. Marka olarak mevcut dijital varlıklarınızın (web sitesi, blog, sosyal platformlar, e-mailing marketing, vb) durumunu, niteliğini, yeterliliklerini, yetenek ve kapasitesini değerlendirmeniz, bilançosunu çıkarmanız hayati derecede önemli. Geleneksel ekonomi içerisinde öğrendiğiniz “misyon-vizyon” tanımlamanızı yeni ekonomiye uyarlayarak dijital geleceğiniz için bir “misyon-visyon” stratejisi belirlemeniz başlangıçtan itibaren alacağınız yolu daha belirgin hale getirir.

Markaların bugüne kadar yaptıkları deneye yanıla yol almak oldu/oluyor. Bu, dijitalleşme süreçlerini yamalı bohça gibi ilerletmelerine neden oluyor. Boşa harcanan bütçeler, kaybedilen zaman ve bunların neden olduğu inanç kaybı markalara zarar veriyor. Belki de bu, ülke, sektör ve marka koşullarının getirdiği kaçınılmaz bir durum. Ama gelinen bugünkü aşamada markaların artık şapkalarını önlerine koyarak bugüne kadar izledikleri tutumdan vazgeçerek dijitalleşme süreçlerini organizasyonel planlama içerisine sokarak daha öngörülebilir bir strateji içerisinde devam etmeleri gerekiyor. Keza, rakiplerinin bu anlamda operasyonları arttıkça rekabette zarar görme olasılıkları yükseldi.

İKİNCİSİ İSE, “İNSAN KAYNAĞI YATIRIMI”… Organizasyonel planlama işin başında stratejik bir öneme sahip olmakla birlikte bu tek başına yetmez, insan kaynağı yatırımıyla bu süreç ilerletilmeli. Hatta bu sürecin organizasyonel planlama ile eş zamanlı yürütülmesi gerekir. Planlama tamam, dijital misyon-vizyon tamam, ama tüm bunları nasıl hayata geçireceksiniz; pazarınıza, müşterilerinize nasıl yansıtacaksınız? Elbette mevcut insan kaynağınızla…

İşlerinizi, ürün ve hizmet süreçlerinizi dijitalleşmenin bir parçası haline getirmeye çalışırken, yani markanızı yeni ekonominin bir parçası yapmaya gayret gösterirken, özünde bunu gerçekleştirecek olan insan kaynağınızı eski ekonominin içerisinde tutarak bunu başaramazsınız. Bilgi, yetenek, kapasite ve vizyon olarak insan kaynağınız sizin dijitalleşme vizyonunuzu öğrenmeli, benimsemeli ve dijital IQ ve yeteneklerini artırarak aktif bir katılımcı haline dönüşmeli.

Kuşkusuz bu bir süreç. Ne yazık ki elinizde akşamdan sabaha her şeyi kolayca çözebileceğiniz bir sihirli değenek yok. Ama yukarıda aktardığımız gibi eğer işe organizasyonel planlama yaparak başlamış ve bu şekilde ilerliyorsanız, insan kaynağı politikanızı da muhtemelen öngörülebilir bir yol haritasıyla ilerletiyorsunuz demektir. İnsan kaynağıyla ilgili yol haritanızı da iki kanalla ilerletmeniz gerekir. Birincisi, mevcut insan kaynağınızı eğitmek ve sürece uyumunu sağlamak, ikincisi de personel devir süreçlerinde yeni işe alımlarda dijitalleşme sürecinize uygun insan kaynağını marka bünyenize dahil etmektir. Hem kurum içi eğitimler hem yeni işe alım stratejiniz markanızın orta ve uzun vadede başlangıçta belirlediğiniz organizasyonel planınıza uygun olarak dönüşümünü tamamlar.

Bugün markaların birinci aşamayı keşfetmeye başladıklarını düşünürsek henüz ikinci aşama olan insan kaynağı eğitimine ve yeni işe alım stratejisine şimdilik epey uzak olduklarını da görebiliyoruz. Ancak bu kaçınılmaz bir süreç.

ÜÇÜNCÜSÜ İSE, “OPERASYONEL DERİNLEŞME”… Organizasyonel planlama ve insan kaynağı yatırımlarını başarıyla tamamlayan markalar üçüncü aşamada kaçınılmaz olarak “operasyonel derinleşmeye” yönelecekler. Henüz uzak olduğumuz bu aşamada markalar dijital süreçleri genel bir iş yapış şekline dönüştürecekler. Stratejik ve gerçekçi bir organizasyonel plana sahip, yetkin bir insan kaynağı tarafından yürütülen dijital operasyonların ürün ve hizmet süreçlerinin temel bir unsuru, omurgası haline geleceğini söylememiz için kahin olmamıza gerek yok. Bu aşamada kurum içi organizayon yönetimi, CRM hizmetleri, tedarik zincirleri ve yönetimi, ürün ve hizmet sunum ve pazarlaması gibi tüm segmentlerde dijital süreçler ana omurga olacak. Bu aşamada, çift yönlü (üretici-tüketici) bir kültürel dönüşüm gerçekleşmiş/tamamlanmış olacak eski ekonomiye ait markalar piyasadan çekilmiş olacak…

Şimdi, bitirirken son sözümüz; peki siz şu anda hangi aşamadasınız ve gelecekte sizin yeriniz neresi olacak?

CEVAP VER

Yorumunuzu giriniz!
Bu bölüme adınızı giriniz

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.